Hapşırma, vücudun savunma mekanizmalarından biri olarak kabul edilir. Genellikle burun veya boğazda bulunan tahriş edici maddelere yanıt olarak gerçekleşir. Fakat, bu doğal refleksin bazı ilginç özellikleri vardır. Gözlerimizin hapşırma sırasında neden kapandığı, uzun zamandır merak konusu olmuştur. Yapılan araştırmalar, bu durumun biyolojik ve nörolojik birçok nedeninin bulunduğunu göstermektedir. Peki, gözler açıkken hapşırmak mümkün mü? İşte uzmanların bu konuya dair görüşleri ve bilimsel açıklamaları.
Hapşırma sırasında gözlerin kapanmasının ardında birkaç temel mekanizma bulunuyor. İlk olarak, hapşırma refleksi, sinir sistemimizin otomatik bir tepkisidir. Hapşırma sinyalleri, beyin sapından gelirken, göz kapaklarının da otomatik olarak kapanmasına neden olan refleks ile tetiklenir. Bu, hem gözleri koruma hem de hapşırmanın etkisini azaltma amacı taşır. Eğer gözler açık olursa, hapşırmanın yaratacağı basınç, gözlere zarar verebilir. Gözler kapalı kaldığında, bu risk önemli ölçüde azalır.
Hapşırma sırasında göz kapaklarının kapanmasının bir diğer nedeni, havanın ani bir şekilde burun deliklerinden dışarı atılmasıdır. Bu olay, yüz kaslarının gerilmesine ve göz kaslarının da bu etkiye yanıt vermesine neden olur. Gözler açıldığında, havanın dışarıya doğru fışkırması, gözlerin üzerindeki basıncı artırabilir. Burada, doğanın bu koruyucu mekanizmayı devreye sokması oldukça anlamlıdır.
Birçok insan, merak etse de gözler açıkken hapşırmanın gerçekten mümkün olup olmadığını denemiştir. Ancak, bu durumun bazı potansiyel sakıncaları bulunmaktadır. Eğer gözler açıkken hapşırmaya çalışırsanız, ciddi bir rahatsızlık hissi yaşayabilirsiniz. Bu, gözlerinize hava ve tahriş edici maddeler ulaşmasına neden olabilir. Ayrıca, hapşırma anında gözlerinize yönelik potansiyel bir baskı hissi ortaya çıkabilir.
Uzmanlar, gözler açıkken hapşırmayı denemenin birkaç olumsuz etkisini belirtmektedir. Bunlar arasında, gözlerde sulanma, kızarıklık ve bazen de geçici görüş bozukluğu sayılabilir. Bu tür problemlerin yaşanmaması için hapşırma sırasında gözlerin kapalı tutulması önerilmektedir. Aynı zamanda, hapşırma sırasında burun ve göz çevresinde meydana gelebilecek çeşitli tahrişler de göz kapaklarının koruyucu görevini yerine getirmesi ile önlenebilir.
Sonuç olarak, biyolojik mekanizmalar ve refleksler göz önüne alındığında, gözler açıkken hapşırmanın hem zor hem de sağlıklı bir hareket olmadığı anlaşılmaktadır. Doğanın, gözleri koruma refleksi oluşturması, insan vücudunun ne denli karmaşık ve kusursuz bir yapıya sahip olduğunu bir kez daha gözler önüne seriyor. Eğer kendinizi hapşırırken bulursanız, gözlerinizi kapatmayı unutmayın; vücudunuz bunun en iyi yol olduğunu zaten biliyor!