İstanbul, Türkiye'nin en büyük ve en kozmopolit şehirlerinden biri olarak, zaman zaman ulusal ve uluslararası güvenlik zafiyetlerine de sahne olabiliyor. Son günlerde bu duruma bir yenisi daha eklendi. İstanbul Emniyet Müdürlüğü’nün terörle mücadele birimleri, DAEŞ (Irak Şam İslam Devleti) örgütüne yönelik kapsamlı bir operasyon düzenleyerek, iş birlikçilerini yakalamak için düğmeye bastı. Bu operasyonda toplamda 20 kişi gözaltına alındı. Peki, bu operasyonun arka planı nedir ve gözaltına alınan kişilerin iddiaları neler? İşte detaylar.
DAEŞ, son yıllarda dünya genelinde büyük bir tehdit haline gelmiş olmasına rağmen, özellikle Ortadoğu bölgesinde gerçekleştirdiği eylemlerle adından söz ettirmeye devam ediyor. Türkiye, coğrafi konumu itibarıyla DAEŞ'in önemli geçiş güzergahlarından birisi olması nedeniyle, zaman zaman bu örgütün hedefleri arasında yer alıyor. İstanbul'da gerçekleştirilen son operasyonda, DAEŞ'in “sleeper cell” yani uyuyan hücrelerin ortaya çıkarılması hedeflendi. Güvenlik güçleri, örgütün şehirdeki varlığını zayıflatmak ve potansiyel saldırıları önlemek amacıyla sıkı bir çalışma yürütüyoruz. Bu bağlamda, istihbarat birimleri tarafından edinilen bilgiler doğrultusunda operasyonların hızlandırıldığı belirtildi.
Gözaltına alınan şahısların kimlikleri ve DAEŞ ile bağlantıları üzerine yapılan incelemelerde, bazı kişilerin örgütle aktif irtibat içinde olduğu belirlendi. Emniyet yetkilileri, bu kişilerin sosyal medya üzerinden propaganda yaptıkları ve gençleri radikalleştirme faaliyetlerinde bulunduklarına dair ciddi kanıtların toplandığını ifade etti. Gözaltına alınanların sorgulanmasına devam ediliyor. Yetkililer, bu tür operasyonların sadece DAEŞ'e değil, birçok terör örgütüne karşı da süreceğini ve Türkiye'nin, güvenlik alanında kararlılığını sürdüreceğini belirtti. Ayrıca, Türkiye’nin DAEŞ ile mücadelesine uluslararası alanda destek bulması ve bu bağlamda işbirliklerinin geliştirilmesi de büyük önem taşıyor.
DAEŞ gibi transnasyonal terör örgütleriyle verilen mücadele, yalnızca ülke sınırlarında değil, aynı zamanda uluslararası işbirlikleri gerektiren bir sorumluluk olarak karşımıza çıkıyor. Bu bağlamda, Türkiye’nin NATO müttefiki ülkelere ve Avrupa Birliği’ne sunmuş olduğu veri ve istihbarat paylaşımlarının öneminin de altı çizildi. Gözaltına alınan kişilerin, örgütsel yapıları hakkında verecekleri bilgiler, güvenlik güçlerinin yürüttüğü operasyonların etkinliğini artırması bakımından kritik bir aşama teşkil etmekte.
Şu an için gözaltında bulunanların sayısıyla birlikte, operasyonların kapsamı ve gelecekteki adımlar hakkında kamuoyu bilgilendirmeleri yapılmaya devam edecek. İstanbul Emniyet Müdürlüğü, DAEŞ başta olmak üzere her türlü terör tehdidine karşı mücadeleye devam edeceğinin altını çizerken, aynı zamanda toplumu da bilinçlendirmeye çalışıyor. Ailelere ve gençlere yönelik seminerler ve bilgilendirme etkinliklerinin de planlandığı belirtiliyor.
Sonuç olarak, İstanbul'daki bu operasyon, sadece bir terör örgütünün faaliyetlerine son vermekle kalmayacak, aynı zamanda şehirdeki toplumsal huzurun sağlanmasına yönelik bir adım oluşturuyor. Terörizmle mücadele, ulusal güvenlik açısından elzem bir konu olmayı sürdürüyor ve bu doğrultuda üst düzey işbirlikleri gerekli. DAEŞ gibi örgütlerle mücadelenin devam edeceği ve toplumun her kesiminden destek almanın öneminin vurgulandığı bu süreç, ülkemizin terörizme karşı kararlılığının bir göstergesi olmaktadır. Herkesin bu konuda hassasiyet göstermesi ve güvenlik güçlerine işbirliği yapması büyük bir önem arz etmektedir.