Mersin’de geçtiğimiz günlerde yaşanan sağanak yağış, şehrin birçok noktasında ciddi sel baskınlarına yol açtı. Hava durumu uzmanlarının beklemediği yoğunluktaki yağışlar, özellikle kış aylarının bitmesine az bir zaman kala, Mersin halkını hazırlıksız yakaladı. Şehirdeki alt yapı sisteminin yetersiz kalması, suyun birikimine ve yol kapanmalarına neden oldu. Yağışların Mersin genelindeki etkileri günlerce sürecek gibi görünüyor.
Uzmanlar, Mersin ve çevresinde yaşanan bu aşırı yağışların, ilçe genelinde iklim değişikliğinin bir sonucu olduğuna dikkat çekiyor. Kasım ayının sonlarına yaklaşıldığı şu günlerde, ani sıcaklık değişiklikleri ve yoğun yağışlar, bölge halkının alışık olmadığı bir durum. Meteoroloji Genel Müdürlüğü, yağışların özellikle kıyı bölgelerinde etkili olacağını ve vatandaşların tedbirli olmaları gerektiğini belirtti. Bu uyarılar, maalesef pek çok kişi tarafından göz ardı edildi.
Ayrıca, Meteoroloji Müdürlüğü verilerine göre, Mersin’de son 24 saat içerisinde metrekareye düşen yağış miktarı 100 kilogramı aşarak rekor kırdı. Böyle bir durum, yolların, tarım alanlarının ve yerleşim alanlarının sular altında kalmasına neden oldu. Şehirdeki bazı ana yollar kullanılamaz hale gelirken, birçok araç da su içinde kaldı. Yetkililer, sel felaketinin etkilerini en aza indirmek için hemen harekete geçti. Acil durum ekipleri, su baskınlarının olduğu bölgelerde çalışmalarını hızlandırarak, mahsur kalan vatandaşları kurtarmak için seferber oldu.
Mersin, Türkiye’nin tarımsal üretimde önemli bir yer tutan illerinden biri. Akdeniz ikliminin etkisiyle çeşitlilik gösteren tarım ürünleri, bu tür ani hava olaylarından oldukça olumsuz etkileniyor. Sağanak yağışların ardından tarım alanlarının su altında kalması, çiftçi muhalefetine ve ürün kayıplarına yol açtı. Özellikle sebze ve meyve bahçeleri büyük zarar gördü. Çiftçiler, bu durumun hem maddi kayıplara yol açtığını hem de sonraki ekim dönemlerini etkileyebileceğini ifade ediyor.
Selin etkisiyle tarımsal faaliyetlerin yanı sıra Mersin’nin genel ekonomisi de ciddi bir darbe almış oldu. Bunun yanı sıra, birçok iş yeri su baskınlarından etkilendi; bazıları ise tamamen kapanmak zorunda kaldı. Çeşitli kamu kurumları ve özel sektör temsilcileri, bu durumu atlatabilmek için acil önlemler alarak yeniden faaliyete geçmeyi planlıyorlar. Ancak, yerel yönetimlerin bu konuda nasıl bir uygulama yapacağı ve bu süreçte yine mağdur olan vatandaşa nasıl destek olacağı merak ediliyor.
Mersin’de yaşanan sel felaketi, gelecekteki iklim koşullarına dair önemli bir uyarı niteliği taşıyor. Bu tür afetlerin daha sık yaşanacağı öngörülse de, hazırlıkların artırılması, alt yapı çalışmalarının güçlendirilmesi ve bilinçli bir halk eğitimi ile olası büyük felaketlerin önüne geçilmesi bekleniyor. Yerel yetkililer, sel sonrası öncelikli olarak yapılacak çalışmalar arasında suyun tahliyesi, enkaza dönüşen yolların onarılması ve tahliye mücadelesi ile birlikte, tarım ve ekonominin canlandırılması için projeler geliştirilmesi gerektiği üzerinde duruyor.
Son olarak, Mersin’deki sel felaketinin başka illere de yayılabileceği öngörüldüğü için, bölge halkının ve yetkililerin hazırlığını artırması gerekiyor. Geçmişte yaşanandan ders alarak, sel ve su baskınları sonrası il genelinde ciddi bir tedbir sürecine girilmesi bekleniyor. Bu durum, sadece Mersin için değil, tüm Türkiye için kritik bir eşiği simgeliyor. İklim değişikliği ve onun sonuçları üzerine düşünmeye ve harekete geçmeye dair bu tür olayların, toplumsal bir farkındalık yaratması umut ediliyor.